Kur'ân-ı Kerim » 17/İSRÂ-36
وَلاَ تَقْفُ مَا لَيْسَ لَكَ بِهِ عِلْمٌ إِنَّ السَّمْعَ وَالْبَصَرَ وَالْفُؤَادَ كُلُّ أُولئِكَ كَانَ عَنْهُ مَسْؤُولاً
Ve lâ takfu mâ leyse leke bihî ilm(ilmun), innes sem’a vel basara vel fuâde kullu ulâike kâne anhu mes’ûlâ(mes’ûlen).
17/İSRÂ-36: Ve (hakkında) ilmin olmayan bir şeyin ardına düşme (karışma) (açıklamaya çalışma)! Muhakkak ki işitme, görme ve idrak, onların hepsi, ondan (takfu’dan) mesul (sorumlu) oldu (mesuldürler). (İmam İskender Ali Mihr) | 17/İSRÂ-36: Bir de hiç bilmediğin bir şey'in ardınca gitme, çünkü kulak, göz, gönül, bunların her biri ondan mes'ul bulunuyor (Elmalılı Hamdi Yazır) |
1. | ve lâ takfu
(kafâ) | : ve ardına düşme
: (ardından yürüdü) |
2. | mâ | : şey |
3. | leyse | : değil, yok, olmaz |
4. | leke | : senin |
5. | bi-hi | : onu, onun |
6. | ilmun | : ilim, bilgi |
7. | inne | : muhakkak |
8. | es sem'a | : işitme |
9. | ve el basara | : ve görme |
10. | ve el fuâde | : ve idrak |
11. | kullu | : hepsi |
12. | ulâike | : işte onlar, onlar |
13. | kâne | : oldu |
14. | an-hu | : ondan |
15. | mes'ûlen | : mesul, sorumlu |
İmam İskender Ali Mihr KKDO: %100,0 | Ve (hakkında) ilmin olmayan bir şeyin ardına düşme (karışma) (açıklamaya çalışma)! Muhakkak ki işitme, görme ve idrak, onların hepsi, ondan (takfu’dan) mesul (sorumlu) oldu (mesuldürler). |
Elmalılı Hamdi Yazır KKDO: %94,5 | Bir de hiç bilmediğin bir şey'in ardınca gitme, çünkü kulak, göz, gönül, bunların her biri ondan mes'ul bulunuyor |
Tefhim-ul Kuran KKDO: %91,6 | Hakkında bilgin olmayan şeyin ardına düşme; çünkü kulak, göz ve kalb, bunların hepsi ondan sorumludur. |
Ali Bulaç KKDO: %90,9 | Hakkında bilgin olmayan şeyin ardına düşme; çünkü kulak, göz ve kalb, bunların hepsi ondan sorumludur. |
Ömer Nasuhi Bilmen KKDO: %89,9 | Ve senin için kendisine bilgi olmayan bir şeyin arkasına düşme. Şüphe yok ki kulak, göz, gönül, hepsinden (sahibi) sorulmuş olacaktır. |
Ahmed Hulusi KKDO: %89,0 | Hakkında ilmin olmayan şeyin ardına düşme (zanla karar verme)! Muhakkak ki sem' (algılama), basar (değerlendirme) ve fuad (Esmâ mânâ özelliklerini beyne yansıtıcılar - {kalp nöronları ana rahminde 120. günde kendilerini beyne kopyalar ve beyinden devam eder}), işte onların hepsi ondan mesûldür! |
Ali Fikri Yavuz KKDO: %88,8 | Hakkında bilgi sahibi olmadığın bir şeyin ardınca gitme, çünkü kulak, göz ve kalb, bunların hepsi ondan sorumludur. |
Edip Yüksel KKDO: %87,6 | Bilmediğin bir şeye inanıp ardına düşme, çünkü işitme, görme duyusu ve beyin, hepsi ondan sorumludur |
Diyanet İşleri KKDO: %79,1 | Hakkında kesin bilgi sahibi olmadığın şeyin peşine düşme. Çünkü kulak, göz ve kalp, bunların hepsi ondan sorumludur. |
Yaşar Nuri Öztürk KKDO: %77,9 | Hakkında bilgin olmayan şeyin ardına düşme! Çünkü kulak, göz ve gönlün hepsi bundan sorumlu tutulacaktır. |
Diyanet Vakfi KKDO: %76,8 | Hakkında bilgin bulunmayan şeyin ardına düşme. Çünkü kulak, göz ve gönül, bunların hepsi ondan sorumludur. |
Bekir Sadak KKDO: %70,6 | Bilmedigin seyin ardina dusme; dogrusu kulak, goz ve kalp, bunlarin hepsi o seyden sorumlu olur. |
Fizilal-il Kuran KKDO: %70,4 | Bilmediğin şeyin ardına düşme. Çünkü kulak, göz, kalp var ya, bunların hepsi konusunda sorguya çekileceksiniz. |
Diyanet İşleri (eski) KKDO: %68,4 | Bilmediğin şeyin ardına düşme; doğrusu kulak, göz ve kalp, bunların hepsi o şeyden sorumlu olur. |
Abdulbaki Gölpınarlı KKDO: %67,0 | Bilmediğin şeyin üstünde durup ısrâr etme; çünkü kulak da, göz de, gönül de, hepsi de sorumludur bundan. |
Celal Yıldırım KKDO: %66,9 | Bilmediğin bir şeyin ardına düşme; çünkü doğrusu kulak, göz ve kalb, bunların herbiri ondan (ardına düştüğün şeyden) sorumludur. |
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 |