Kur'ân-ı Kerim » 45/CÂSİYE-32
وَإِذَا قِيلَ إِنَّ وَعْدَ اللَّهِ حَقٌّ وَالسَّاعَةُ لَا رَيْبَ فِيهَا قُلْتُم مَّا نَدْرِي مَا السَّاعَةُ إِن نَّظُنُّ إِلَّا ظَنًّا وَمَا نَحْنُ بِمُسْتَيْقِنِينَ
Ve izâ kîle inne va’dallâhi hakkun ves sâatu lâ reybe fîhâ kultum mâ nedrî mes sâatu in nezunnu illâ zannen ve mâ nahnu bi musteykınîn(musteykınîne).
45/CÂSİYE-32: Ve: “Allah’ın vaadi ve hakkında şüphe olmayan o saat (kıyâmet) haktır.” denildiği zaman siz: “Biz o saat (kıyâmet) nedir bilmeyiz? Sadece bir zan olduğunu sanıyoruz. Ve biz, yakîn sahibi değiliz.” dediniz. (İmam İskender Ali Mihr) | 45/CÂSİYE-32: Hem Allahın va'dı haktır ve o saatın geleceğinde şübhe yoktur denildiğinde demiştiniz ki: bilmiyoruz saat nedir? Yalnız bir zandır zannediyoruz fakat biz yakîn edinmiş değiliz (Elmalılı Hamdi Yazır) |
1. | ve izâ | : ve olduğu zaman |
2. | kîle | : denildi |
3. | inne | : muhakkak ki |
4. | va'de allâhi | : Allah'ın vaadi |
5. | hakkun | : hak |
6. | ve es sâatu | : ve saat |
7. | lâ reybe | : şüphe yoktur |
8. | fî-ha | : onun hakkında |
9. | kultum | : siz dediniz |
10. | mâ nedrî | : biz bilmiyoruz, bilmeyiz |
11. | mâ es sâatu | : o saat nedir |
12. | in ... (illâ) | : sadece |
13. | nezunnu | : biz zannediyoruz, sanıyoruz |
14. | (in) ... illâ | : sadece |
15. | zannen | : bir zan |
16. | ve mâ nahnu | : ve biz değiliz |
17. | bi musteykinîne | : yakîn sahibi olanlar |
İmam İskender Ali Mihr KKDO: %100,0 | Ve: “Allah’ın vaadi ve hakkında şüphe olmayan o saat (kıyâmet) haktır.” denildiği zaman siz: “Biz o saat (kıyâmet) nedir bilmeyiz? Sadece bir zan olduğunu sanıyoruz. Ve biz, yakîn sahibi değiliz.” dediniz. |
Elmalılı Hamdi Yazır KKDO: %94,5 | Hem Allahın va'dı haktır ve o saatın geleceğinde şübhe yoktur denildiğinde demiştiniz ki: bilmiyoruz saat nedir? Yalnız bir zandır zannediyoruz fakat biz yakîn edinmiş değiliz |
Tefhim-ul Kuran KKDO: %91,6 | «Gerçekten Allah'ın va'di haktır, kıyamet saatinde hiçbir kuşku yoktur» denildiği zaman, siz: «Kıyamet saati de neymiş, biz bilmiyoruz; biz yalnızca bir zan (ve tahmin)de bulunup zannediyoruz; biz, kesin bir bilgiyle inanmakta olanlar değiliz» demiştiniz. |
Ali Bulaç KKDO: %90,9 | "Gerçekten Allah'ın va'di haktır, kıyamet saatinde hiçbir kuşku yoktur" denildiği zaman, siz: "Kıyamet saati de neymiş, biz bilmiyoruz; biz yalnızca bir zan (ve tahmin)de bulunup zannediyoruz; biz, kesin bir bilgiyle inanmakta olanlar değiliz" demiştiniz. |
Ömer Nasuhi Bilmen KKDO: %89,9 | Ve şüphe yok ki, «Allah'ın vaadi haktır ve o Kıyamette bir şüphe yoktur» denildiği zaman siz dediniz ki, «Kıyamet nedir? Biz (bunu) bir zandan başka bir şey sanmıyoruz ve biz (bu hususta) yakîn edinmişler değiliz.» |
Ahmed Hulusi KKDO: %89,0 | "Allâh vaadi haktır ve O Saat (hakikatin ortaya çıkacağı süreç) ki, onda şüphe yoktur" denildiğinde: "O Saat nedir, bilmiyoruz. . . Sadece bir zan olduğunu düşünüyoruz ve buna yakînimiz yok!" demiştiniz. |
Ali Fikri Yavuz KKDO: %88,8 | Hem (size ey kâfirler): “- Allah’ın (ölüleri dirilteceğine dair) vaadi hakdır ve kıyametin kopmasında şübhe yoktur.” denildiğinde, demiştiniz ki: Bilmiyoruz, kıyametin kopması nedir? Ancak bir zandan ibaret olduğuna kaniyiz; ve biz yakinen inananlar değiliz. |
Edip Yüksel KKDO: %87,6 | Kendilerine ALLAH'ın sözünün bir gerçek ve Saat'in kesinleşmesi kaçınılmaz bir olay olduğu söylendiğinde siz, 'Saat'in ne olduğunu bilmeyiz! Biz sadece çeşitli sanılara sahibiz ve bu konuda kesin bir bilgi elde etmiş değiliz,' derdiniz. |
Diyanet İşleri KKDO: %79,1 | “Şüphesiz, Allah’ın va’di gerçektir, kıyamet hakkında hiçbir şüphe yoktur” dendiği zaman ise; “Kıyametin ne olduğunu bilmiyoruz, sadece zannediyoruz. Biz bu konuda kesin kanaat sahibi değiliz” demiştiniz. |
Yaşar Nuri Öztürk KKDO: %77,9 | Hani, size, "Hiç kuşkusuz, Allah'ın vaadi haktır, kıyamet saatinde de şüphe yoktur" dendiğinde, siz şöyle demiştiniz: "Saat nedir, bilmiyoruz. Sadece birşeyler var sanıyoruz; kesin bir bilgimiz olmadığı için inanmıyoruz." |
Diyanet Vakfi KKDO: %76,8 | «Allah'ın vâdi gerçektir, kıyamet gününde şüphe yoktur» dendiği zaman: Kıyametin ne olduğunu bilmiyoruz onun bir tahminden ibaret olduğunu sanıyoruz; (onun hakkında) kesin bir bilgi elde etmiş değiliz, demiştiniz. |
Bekir Sadak KKDO: %70,6 | «Dogrusu Allah'in verdigi soz gercektir, kiyamet saati suphe goturmez» dendigi zaman: «Kiyametin ne oldugunu bilmiyoruz, yalniz yoktur saniyoruz, buna dair kesin bir bilgi elde etmis degiliz» derdiniz. |
Fizilal-il Kuran KKDO: %70,4 | Allah’ın vaadi haktır. Ve kıyamet günü şüphe götürmez denildiği zaman siz demiştiniz ki: “Kıyametin ne olduğunu bilmiyoruz. Ancak birtakım tahminlerde bulunuyoruz. Onun hakkında kesin bir bilgi elde etmiş değiliz.” |
Diyanet İşleri (eski) KKDO: %68,4 | 'Doğrusu Allah'ın verdiği söz gerçektir, kıyamet saati şüphe götürmez' dendiği zaman: 'Kıyametin ne olduğunu bilmiyoruz, yalnız yoktur sanıyoruz, buna dair kesin bir bilgi elde etmiş değiliz' derdiniz. |
Abdulbaki Gölpınarlı KKDO: %67,0 | Ve size, şüphe yok ki Allah'ın vaadi gerçektir ve kıyâmette şüphe yoktur dendi mi, kıyâmet nedir derdiniz, bilmiyoruz ki, ancak bir zanda bulunmadayız ve biz, iyiden iyiye bilmedik, anlamadık ki. |
Celal Yıldırım KKDO: %66,9 | Allah'ın va'di (verdiği söz) mutlaka hakktır; Kıyâmet'in kopacağında hiç şüphe yoktur, denilince de, «biz, Kıyâmet'in kopuşu nedir bilmiyoruz, sadece zan ve tahminde bulunuyoruz ; bizim bu konuda kesin bilgimiz yoktur,» diye cevap verdiniz. |
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 |