Kur'ân-ı Kerim » 11/HÛD-102
وَكَذَلِكَ أَخْذُ رَبِّكَ إِذَا أَخَذَ الْقُرَى وَهِيَ ظَالِمَةٌ إِنَّ أَخْذَهُ أَلِيمٌ شَدِيدٌ
Ve kezâlike ahzu rabbike izâ ehazel kurâ ve hiye zâlimetun, inne ahzehû elîmun şedîd(şedîdun).
11/HÛD-102: Halkı zalim olan ülkeleri ahzettiği zaman senin Rabbinin yakalaması işte böyledir. Onun ahzı (yakalaması), muhakkak ki çok şiddetlidir, çok elîmdir. (İmam İskender Ali Mihr) | 11/HÛD-102: Ve işte rabbın medeniyetleri zulmederlerken çarptığı vakıt böyle çarpar, çünkü onun muahazesi çok elîm, çok şiddetlidir (Elmalılı Hamdi Yazır) |
1. | ve kezâlike | : ve onun gibi, böyle, böylece |
2. | ahzu | : yakalaması, alması |
3. | rabbi-ke | : senin Rabbin |
4. | izâ | : olduğu zaman |
5. | ehaze | : aldı, yakaladı |
6. | el kurâ | : belde, ülke, ülkeler, ülke halkı |
7. | ve hiye | : ve o |
8. | zâlimetun | : zulmetmek, zulüm işlemek, zalimdir |
9. | inne | : muhakkak, gerçekten |
10. | ahze-hu | : onun yakalaması, cezası |
11. | elîmun | : elîm, acı |
12. | şedîdun | : şiddetli |
İmam İskender Ali Mihr KKDO: %100,0 | Halkı zalim olan ülkeleri ahzettiği zaman senin Rabbinin yakalaması işte böyledir. Onun ahzı (yakalaması), muhakkak ki çok şiddetlidir, çok elîmdir. |
Elmalılı Hamdi Yazır KKDO: %94,5 | Ve işte rabbın medeniyetleri zulmederlerken çarptığı vakıt böyle çarpar, çünkü onun muahazesi çok elîm, çok şiddetlidir |
Tefhim-ul Kuran KKDO: %91,6 | Onlar, zulüm işlemektelerken, ülkeleri (veya kuşakları) yakaladığı zaman, Rabbinin yakalayıvermesi işte böyledir. Gerçekten O'nun yakalayıvermesi pek acıklı, pek şiddetlidir. |
Ali Bulaç KKDO: %90,9 | Onlar, zulüm işlemektelerken, ülkeleri (veya nesilleri) yakaladığı zaman... Rabbinin yakalaması işte böyledir. Gerçekten O'nun yakalaması pek acı, pek şiddetlidir. |
Ömer Nasuhi Bilmen KKDO: %89,9 | Ve işte Rabbin yakalaması böyledir, karyeleri zalim oldukları halde yakaladığı zaman, şüphe yok ki O'nun yakalaması pek acıklıdır, pek şiddetlidir. |
Ahmed Hulusi KKDO: %89,0 | Rabbinin, zâlimlerin olduğu şehirleri yakalaması işte böyledir! Muhakkak ki O'nun yakalaması çok acı verici ve şiddetlidir! |
Ali Fikri Yavuz KKDO: %88,8 | İşte Rabbin, zulümkâr memleketleri çarptığı zaman, böyle yakalayıp çarpar. Doğrusu onun cezalandırması çok acıklıdır, pek şiddetlidir. |
Edip Yüksel KKDO: %87,6 | İşte Rabbin, zulmetmekte olan kentleri yakaladığı zaman böyle yakalar. O'nun yakalaması acıdır, çetindir. |
Diyanet İşleri KKDO: %79,1 | Zulme sapmış memleketlerin halkını yakaladığında, Rabbinin yakalaması işte böyledir! Şüphesiz O’nun yakalaması can yakıcı ve şiddetlidir. |
Yaşar Nuri Öztürk KKDO: %77,9 | Rabbin zulme sapan kentleri/medeniyetleri çarptığı zaman, işte böyle çarpar. O'nun çarpması gerçekten korkunçtur, şiddetlidir. |
Diyanet Vakfi KKDO: %76,8 | Rabbin, haksızlık eden memleketleri (onların halkını) yakaladığında, onun yakalayışı işte böyle (şiddetlidir). Şüphesiz onun yakalaması pek elem vericidir, pek çetindir! |
Bekir Sadak KKDO: %70,6 | Allah, kasabalarin zalim halkini yakalayinca, boyle yakalar; yakalamasi da siddetli ve elimdir. |
Fizilal-il Kuran KKDO: %70,4 | İşte Rabbin, zalim halkların şehirlerinin yakasından tutunca böyle tutar. Hiç kuşkusuz O'nun yakaya yapışması pek sert ve acıklıdır. |
Diyanet İşleri (eski) KKDO: %68,4 | Allah, kasabaların zalim halkını yakalayınca, böyle yakalar; yakalaması da şiddetli ve elimdir. |
Abdulbaki Gölpınarlı KKDO: %67,0 | İşte Rabbin, zulmeden şehirleri böyle alıverir, aldığı, azâbına uğrattığı zaman da şüphe yok ki onun kavrayışı pek elemlidir, pek çetindir. |
Celal Yıldırım KKDO: %66,9 | İşte Rabbin kasabalar halkını —zalimlikleri üzere— yakaladığı zaman böyle yakalar. Şüphesiz ki, O'nun yakalaması çok elîm ve şiddetlidir. |
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 |